Geçen hafta öz yeterlilik kavramının tanımından, kısacaca bahsetmiştik. Öz yeterliliği yüksek ebeveynlerin oluşturduğu bir aile ortamında büyüyen çocukların, sosyal ilişkilerinde daha başarılı, duygusal açıdan daha uyumlu ve daha kabul edilebilir tepkiler veren yetişkinler oldukları; dolayısıyla depresyon, anksiyete (kaygı bozukluğu) ve içe dönüklük psikolojik problemlere daha az yatkınlık gösterdikleri araştırmalarca bilinmektedir.
Öz yeterlik, bireyin herhangi bir konu ya da durum hakkında kendisine dair inançları olarak özetlenebilmektedir. Öz yeterliğin bireye dair bilişsel (zihinsel), motivasyonel, davranışsal ve seçimsel süreçleri kapsadığı bilinmektedir. Araştırmalar öz yeterliğin; bireyin kendine dair güçlü ve zayıf yönlerinin farkındalığı nedeniyle mücadele gerektiren durumlarda kendisini nasıl motive ettiğini, duygusal düzenlemelerini ve dolayısı ile de önemli kararlarda bilişsel süreçlerini olumlu anlamda nasıl etkilediğini vurgulamaktadırlar.
Copyright Ebru ER